Çoğul gebelik
Günümüzde yardımcı üreme teknikleri uygulamalarının yaygınlaşması ile birlikte çoğul gebelik sayısında da önemli artışlar olmuştur. Tüp bebek tedavisinde çoğul gebelik oluşma mekanizması genellikle birden fazla embryonun anne rahmine transfer edilmesi ile oluşur. Daha nadir olarak transfer edilen embryolar kendinden oluşan çoğul gebelikler gibi kendinden bölünebilirler. Yani bir embryo transferi sonrası ikiz gebelik elde edilmesi mümkündür. Aynı şekilde iki embryo transferi sonrası üçüz gebelik elde edilmesi de mümkündür. Aşılama tedavisinde ise yumurtalıkların uyarılması ile birden fazla yumurta aynı siklus içinde gelişir ve çoğul gebeliğe neden olabilir.
Uzun süredir çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere ikiz veya üçüz gebelik fikri güzel gelebilir fakat çoğul gebeliklerin tekil gebeliklere göre birçok dezavantajı mevcuttur.
Çoğul gebeliğin nedenleri
Çoğul gebelik riski anne yaşı ile artmaktadır. Yine ailesinde tedavi olmaksızın ikiz olanların çoğul gebelik şansı olmayanlara göre yüksektir. Tüm bunların dışında günümüzdeki en önemli neden üremeye yardımcı tekniklerdir (tüp bebek v.s). Tüp bebek tedavisi aile için psikolojik yönden zorlu bir süreçtir. Ayrıca maliyeti yüksek ve girişimsel bir tedavi olması nedeniyle hekimler ve aile bir tedavi siklusunda en iyi sonucu yani gebeliği hedefler. Anne rahmine transfer edilen embryo sayısı ile gebelik oranları arttığı için hekimler mümkün olan en fazla sayıda embryo transferini hedefler. Bu durum çoğul gebeliklerin sayısını artırmaktadır.
Tek yumurta ikizleri
Tek yumurta ikizleri bir yumurtanın bir sperm ile döllendikten sonra bölünmesi ile oluşurlar. Bu bebeklerin hemen hemen her özellikleri aynıdır. Bu bebekler embriyonun döllenmeden kaç saat sonra bölündüğüne bağlı olarak yapısal özellik gösterirler. Bu yapısal özellikler bebekleri saran zarların yapısından yapışık ikizlere kadar değişiklik gösterir.
Ayrı Yumurta ikizleri:
Bu durum doğal sikluslarda kendiliğinden olabileceği gibi tüp bebek tedavisindeki gibi iki veya daha fazla farklı embryonun transfer edilmesi ile de olabilir.
Çoğul gebeliklerin riskleri
Çoğul gebelikler tekil gebeliklere göre daha fazla riske sahiptirler. Bu riskler bebek sayısı arttıkça daha da artar. Bu riskler hem anneyi hem de bebeği ilgilendirmektedir. Çoğul gebeliklerde bulantı kusma daha şiddetlidir, anne karnında ikizlerden bir tanesinin ölme riski vardır,sezeryanla doğum riski artar, bebek sayısı arttıkça erken doğum riski de artar,doğum sonrası kanama riski de artar, doğum sonrası depresyon çoğul gebeliklerde daha sıktır. Erken doğum riskinin artmasına bağlı doğum sonrası bebek ölümü, anne rahminde gelişme geriliği riski, doğuştan sakatlık oranları artar. Ayrıca kordon sarkması ve kordon anomalileri oranı artar.
Bebek kayıpları:
Anne karnında bebeklerden bir tanesi kaybedilirse ve henüz gebeliğin erken safhalarında ise diğer bebek veya bebekler yakın takibe alınır. Gebelik ilerlemiş ise kaybedilen bebekten salınan bazı maddeler anneyi ve diğer bebeği etkileyebilir. Bu durumda kan tahlilleri ile bu durum takip edilir. Ayrıca üçüz veya daha fazla bebeğin olduğu gebeliklerde bebeklerden biri veya birkaçı fetal redüksiyon denilen bir yöntemle bilerek azaltılabilir. Bu durum diğer bebekleri aşırı bebek sayısının getireceği kötü sonuçlardan korumak içindir.
Çoğul gebeliklerde dikkat edilmesi gerekenler
Annenin çoğul gebeliklerde kalori ihtiyacı daha fazladır ve gebeliğe bağlı değişiklikler daha belirgindir. Demir ihtiyacı da artar. Çoğul gebelikler bu risk artışları göz önüne alınarak daha sık kontrole çağırılmalıdırlar. Doğum şeklinin sezeryan olması gerekmez fakat bebeklerin pozisyonu bu durumda çok önemlidir. Günümüzde çoğul gebelikler normal doğum komplikasyonlarının fazla olmasından ötürü genellikle sezaryen ile doğurtulmaktadırlar.